10 Nisan , 2019admin
Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâm sekiz yaşına gelinceye kadar da dedesi Abdulmuttalip’in yanında büyüdü. Dedesi Abdülmuttalib Mekke’de sevilen ve çeşitli işlerle meşgul olan bir insan olup, heybetli, sabırlı, ahlâkı dürüst, mert ve cömertti. Yoksulları doyurur, hattâ aç, susuz kalan hayvanlara bile su ve yiyecek verip onları doyururdu. [
bahçelievler adak kurban ]
Allah’a ve âhirete inanan, kötülüklerden kendisni koruyan, câhiliyye devrinin kötü âdetlerinden uzak duran bir zâttı. Mekke’de zulme, haksızlığa engel olur, oraya gelen misâfirleri güzel karşılardı. Ramazan ayında Hira Dağında inzivâya çekilmeyi gelenek haline getirmişti. Çocukları seven ve merhamet sahibi olan Abdülmuttalib, Muhammed aleyhisselâmı bağrına basıp gece gündüz yanından ayırmazdı. O’na büyük bir sevgi ve şefkat, merhamet gösterirdi.
Kâbe’nin gölgesinde kendisine mahsus olan minderinde O’nunla beraber oturur, engel olmak isteyenlere; “Bırakın oğlumu, O’nun şânı yücedir!” derdi. Sevgili Peygamberimizin dadısı Ümmü Eymen’e, O’na iyi bakmasını önemle tembih eder; “Oğluma iyi bak! Ehl-i kitab, benim oğlum hakkında, bu ümmetin peygamberi olacak, diyorlar.” derdi. Ümmü Eymen demiştir ki: “O’nun çocukluğunda açlıktan ve susuzluktan şikâyet ettiğini görmedim.
Sabahleyin bir yudum zemzem içerdi. Kendisine yemek yedirmek istediğimizde; “İstemem, tokum.” derdi. “Abdülmuttalib uyurken ve odasında yalnızken, O’ndan başkasının yanına girmesine müsâade etmezdi. O’nu dâimâ öper, okşar, sözlerinden ve hareketlerinden son derece mutlu olurdu. Sofrada onu yanına alıp, dizine oturtur; yemeğin en iyisini ve en lezzetlisini O’na yedirir ve O gelmeden sofraya oturmazdı. O’nun hakkında nice rüyâlar görüp birçok hâdiseye şâhit oldu. Bir keresinde, Mekke’de kuraklık ve kıtlık olmuştu. Abdülmuttalib, gördüğü bir rüyâ üzerine Muhammed aleyhisselâmın elinden tutup Ebû Kubeys Dağına çıktı ve; “Allah’ım, bu çocuk hakkı için, bizi bereketli bir yağmur ile sevindir.” diyerek duâ etti. Duâsı kabul olundu ve bol yağmur yağdı. O zamanki şâirler bu hâdiseyi şiirler yazarak gündeme getirmişlerdi. [
bakırköy adak kurban ]
Abdülmuttalib vefâtı yaklaşınca oğullarını yanına toplayıp Sevgili Peygamberimize; “Yavrum, bu amcalarından hangisinin yanında kalmak istersin” diye sordu, Resûl-i ekrem efendimiz koşup amcası Ebû Tâlib’in kucağına sarıldı. Onun yanında kalmak istediğini söyledi. Abdülmuttalib de O’nu oğlu Ebû Talib’e emanet etti ve O’na iyi bakmasını önemle vasiyet etti. Bu olaydan sonra da vefât etti.