21 Mart , 2019admin
Peygamber efendimizin en çok söylenilen ve en çok bilinen ismi “Muhammed”dir. Bu isim, Âl-i İmrân sûresi 144. âyette, Ahzab sûresi 40. âyette, Fetih sûresi 29. âyette ve Muhammed sûresi 22. âyetinde olmak üzere dört yerde zikredilmektedir. Saf sûresi 6. âyetinde ise Îsâ aleyhisselâmın ümmetine Ahmed ismiyle haber verdiği bildirilmektedir. Kur’an da Muhammed ve Ahmed isminden başka, Resûl, Nebî, Şâhid, Beşîr, Nezîr, Mübeşşir, Münzîr, Dâ’i-i ilallah, Sirâcen Münîr, Raûf, Rahîm, Musaddık, Müzekkir, Müdessir, Abdullah, Kerîm, Hak, Mübîn, Nûr, Hâtemün-Nebiyyîn, Rahmet, Ni’met, Hâdi, Tâhâ, Yâsîn... diye de anılmıştır. Bunlardan hariç yine bâzıları Kur’an da ve bâzıları da hadîs-i şerîflerde bir kısmı da daha önceki peygamberlere gönderilen kutsal kitaplarda geçmiştir. Daha önceki peygamberlere gönderilen kitaplarda geçen isimlerin çoğu, sıfat olup, mecâzen isim olarak sayılan kelimelerdendir. Bunlardan bâzıları da şöyledir.
Dahûk, Hamyata, Ahid, Paraklit, Mazmaz, Müşaffah, Münhamennâ, Muhtar, Rûhûl-Hak, Mukimüssünneh, Mukaddes, Hırz-ul-Ümmiyyîn, Mâlum... Peygamberimizin ismi İncil kitabında Ahmet yani ( paraklit) Tevrat’ ta ise “Münhamenna” olarak geçmiştir. Bu isim Süryanicede Muhammed isminin karşılığına denk gelmektedir. İncil’de Peygamberimizin geleceği müjdelenmiş ve Paraklit kelimesiyle de ifâde edilmiştir. Bunun anlamı Ahmed ve Muhammed mânâsınadır. İncîl tahrif edilince bu kelimeler hususi olarak değiştirilmiştir.
Peygamberimizin hadîs-i şerîflerinde ise Mâhi, Hâşir, Âkıb, Mükaffi, Nebüyyür-rahme, Nebiyyüt-Tevbe, Nebüyy-ü Melâhim, Kattâl, Mütevekkil, Fâtih, Hâtem, Mustafa, Ümmî, Kusem (her hayrı kendinde toplayan) isimleri geçmektedir.
Peygamberimizin eşi hazret-i Hatice’den doğan ve küçücükken vefât eden oğlu Kâsım’dan dolayı kendisine Ebü’l-Kâsım künyesi verilmiştir. Yine peygamberliği bildirilmeden önce O’ndaki doğruluk, îtimâd, emîn, güvenilir olması gibi sayılamayacak kadar üstün meziyetlerden dolayı Kureyş halkı ona “El-Emîn” ismini vermiştir.