9 Eylül , 2020admin
Kurban kesmek bir ibâdettir. Neden kurban kestiğimiz veya neden ibâdet yaptığımız sorusuna verilecek en makbul cevap hiç şüphesiz Allah’ın ﷻ emrine uyma gerekliliği ve zorunluluğu olacaktır. Kurban kesiyoruz; çünkü bu Allah’ ın emridir.
İşin hikmet ve maslahat yönü ise saymakla bitecek gibi değildir. Her şeyden önce, mânevî şekilde bir şoklama yaşayarak günahlarımızdan arınıyoruz. Esasen dinimiz her bir ibadet emriyle bize çeşitli şoklar yaşatıyor. Allah’ın ﷻ emirlerini yerine getirdikçe farklı duygular, farklı heyecanlar, farklı haller, farklı tavırlar bizi kuşatıyor, zihnimizi dolduruyor. Her bir emir bize farklı bir anlam ile yüklüyor. Her bir ibâdet bizi farklı faydalı prensipler ile dizayn ediyor, hayatımıza çeki düzen vermemizi sağlıyor. Her bir teklif bizi düzgün ve iyi insan olma makamına bir adım daha yaklaştırıyor. Her bir görev bizi, Allah ﷻ katında makamların en yükseğine doğru kuvvetle iletiyor. [ Gümüşpala adak kurban ]
Meselâ, namazla Allah’a ﷻ secde ederiz, Allah’a ﷻ duâ ve istekte bulunuruz. Allah’a ﷻ kendimizi doğrudan muhatap olarak görürüz. Bir secde şoku ile Allah’a ﷻ kulluğumuzu anlar ve kavrarız. Namaz ile Allah’ın ﷻ Hayy, Kayyûm, Cemâl, Mücîb, Nûr, Racâ, Kâmil, Rahmân, Rahîm, Karîb, Melîk, Hâlık, Rab, Gaffâr, Tevvâb, Afüvv, Hak, Beşîr, Râdî, Fettâh, Hamîd, Şekûr, Habîb, Azîm, Şehîd, Semî’, Mevlâ, Zâkir, Raşîd, Latîf, Mâbud ismi Şerifleri ile Allah’a ﷻ yaklaşmış, bu isimlere el vererek Allah’ın ﷻ rızâsına ulaşmış oluruz.
Meselâ, oruçla Allah’ın ﷻ her vakit verdiği nimetlerden kendimizi geri bırakırız; bu nimetlere, yani Allah’ın ﷻ rahmet ve merhamet eserlerine, yani Allah’ın ﷻ sevgiyle bizi yedirip içirmesine, bize ikrâm ve ihsânına ne kadar muhtaç olduğumuzu, ne kadar aciz kullar olduğumuzu tam olarak hissederiz. Bir mahrûmiyet şoku ile Allah’ın ﷻ “vermesinin” değerini anlarız. Fakir ve fukaranın hâlini tam olarak yaşarız. Onların dertleriyle dertleniriz. Allah’ın ﷻ Rezzâk, Rahmân, Tâlib, Basîr, Müdebbir, Cebbâr, Âdil, Celîl, Deyyân, Azîz, Berr, Muhsin, Muhyî, Mübeddil, Müncî, Mükrim, Mükemmil, Gafûr, Afüvv, Tevvâb, Hâkim, Kadîr, Sabûr isimlerini ancak oruç ile kavramamız mümkün olur. Ve bu isimlerin şefaatiyle Allah’ın ﷻ rızâsına nâil oluruz.